SDÜ Araştırma Hastanesinde Hastalar Savruluyor

‘’SORUNLAR ÇÖZÜLMEK İÇİN VARDIR’’ ‘’DEMOKRASİDE ÇARELER TÜKENMEZ’’ (Merhum Süleyman Demirel) Bir zamanlar ajandama şöyle bir söz yazmıştım; ‘’SÖZ, İNSAN OLANA BİR DEFA SÖYLENİR.’’ Bugün Araştırma Hastanesi acil ve adeta yoğun bakımlık hale gelmiştir. Ama kimsenin umurunda değil. Döner sermaye koltuğunda oturanlar, o koltuktan inmemde inmem diyor(lar). Hoca Nasreddin’in minareye çıkan delisi misali herkes minareden inmemde inmem nağmeleriyle gününe gün(ler) katmaktadır. Bir mıknatıs gibi yapıştıkları o rant koltuğundan indirecek ne bir siyasi, ne bir resmi, ne bir fiili ve nede bir ticari rektöründe söz geçiremediği Araştırma Hastanesi yönetimi için sözün bittiği yerdeyiz. https://www.kureselakdeniz.com/sdu-onkoloji-bolumunde-kanser-teshisi-ve-kemoterapi-icin-plt-nicin-yok/3175/ ONKOLOJİ HASTALARI PERİŞAN HALDE Daha önceleri yazdığımız gibi Araştırma Hastanesi Onkoloji Profesörü Bülent Çetin’in geçen pazartesi günü istifası ile Akademisyen Erkan Kayıkçıoğlu’nunda tek başına kalmasıyla o güzelim hastane her geçen gün kaybettiği kan ile ölüm döşeğindeki bir hastadan hiç farkı kalmamıştır. Başhekim Prof. Rasih Yazkan hastaneyi tamamen dağıtmış haldedir. Abisi SSB’den aldığı üstün destek ve cesaretle her tarafa saldırmaktadır. Yıllardır büyük bir başarı ile görev yapan Başhemşire bile Milletvekili Recep Özel’in adamı yada Erdal Demiralay’ın delegesi diye görevden uzaklaştırılmıştır. KASIM AYINA KADAR EMAR FİLMLERİNİN ÇEKİLEMEYECEĞİ BİR HASTANE Önce Organ Naklinin kapanmasıyla başlayan süreç daha sonra çok önemli Profesörlerin istifasıyla kan kaybeden ve kapanma aşamasına gelen Araştırma Hastanesinde kimin ne yapacağı anlaşılmaz hale gelmiştir. Başhekim Rasih Yazkan ne yapacağını şaşırmış her tarafa saldırmaya başlamıştır. Ortak aklın ne anlama geldiğini bilmeyen SDÜ yönetimi ise görev sürelerinin biteceği günü beklemekten başka hiçbir şey yapmamaktadır(lar). Neredeyse bir yıldır ödeneği çıkan EMAR ihalesini bile ancak 24 Haziran’da yapabilen bir yönetimden bundan sonra nasıl bir varlık ortaya koyacağı merakla beklenmektedir. Ama, ‘’ Görünen köy kılavuz istemez’’ Atasözünde de ifade edildiği gibi ehliyet ve liyakatten uzak bir yönetim anlayışından bundan böyle hiçbir sorunun çözülemeyeceği de ortadadır. REKTÖR ÇARIKÇI VE ALT BİRİMLERİNE KAMUOYU ADINA SORUYORUZ 1- En büyük erdem, millete hizmet için oturduğunuz o koltuk(lar)da ya hakkıyla görev yapmak yada istifa etmektir diyoruz. Peki siz ne yapman istiyorsunuz? 2- Perişan olan binlerce hastanın EMAR filmlerini bile çekmekten aciz iseniz siz kul, hasta, yada millet hak ve hukukunu gasp ettiğinizin farkında değil misiniz? 3- Fani dünyaya ebedi alemde hesap vermek için gönderildiğimizin değişmez bir kural olduğunu birileri size hiç hatırlatmadı mı? 4- Sizin kıbleniz neresidir? Kabe tüm müminlerin kıyamete kadar kıblesi olarak kalacağını bildiğinize inanıyoruz. Yoksa sizin kıbleniz millet vicdanından büyük mü, milletimizin feraset ve sağduyusundan ayrı bir yere secde ediyorsunuzda bizim haberimiz yok mu? 5- Birisi ‘’Ben Müslüman değilim, ben Süryaniyim’’ diye Müslüman mahallesinde salyangoz satarken biriside ileri derecede mason ve kumarbaz olduğu halde Isparta’da el üstünde tutulmak isteniliyor(lar)sa sizin kıbleniz bunlar karşısında büyük bir revizyona yada kontrole muhtaç olduğa halde bugüne kadar ne yaptınız yada ne yapmayı düşünüyorsunuz? 6- Unutmayın, bozuk, millet evlatlarının gittiği yol ve yöntemden uzak her türlü kıble sizi yok olışa götürür. Görecekseniz o kıblesi bozuk bedbahtlarda en kısa zamanda silinip, süpürülüp gitmeye, yok olmaya mahkum olacaklardır. Bundan haberiniz yok mu? 7- Siz musalla taşında boylu boyunca yatarken, gönüllü yada gönülsüz cenaze namazınıza katılacakların haklarını helal edip etmeyeceklerini hiç düşünmez misiniz? 8- Her şeyden önce şahsım olarak ve en yakın dostlarımla birlikte biz size kamuoyu adına haklarımızı helal etmiyoruz dersek siz ne yapacaksınız? 9- Defalarca söyledik ve yazdık; ‘’Sorunlar çözülmek için vardır. Demkrasilerde çareler tükenmez’’ diyen ve üniversiteye adının verildiği 9. Cumhurbaşkanı Sülayman Demirel'in Çalca Tepe'deki ruhunun muazzep olduğunu ve bununda sebebinin sizler olduğunu hiçbir Allah’ın kulu kulağınıza bugüne kadar üflemedi ise biz buradan haykırıyoruz ve diyoruzki; Merhum Süleyman Demirel size olan haklarını asla helal etmemektedir. 10- Siz helalleşmek için ne düşünüyorsunuz, yoksa kumpasçı labirentçiler gibi; ‘’HELAL-HARAM VER ALLAH’IM BİZ 4’LÜ GRUP YER ALLAH’IM’’ mı demek istiyorsunuz? https://www.kureselakdeniz.com/labirent-ciler-yada-kumpascilar-kime-tosladi/3234/ SON SÖZ; SDÜ’’nün tüm etkili ve yetkilileri size sesleniyoruz; Üniversite hastanesi çöküyor, yok oluyor ve darmadağın olmak üzereyken siz birbirinizle rant uğruna kenetlenmeyi mi düşünüyorsunuz? YANİ; ‘’İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR?’’ mü demek istiyor ve ''İMAM BİLDİĞİNİ OKUR'', ’’ Sende kim oluyorsun, hadi siktir git oradan'' mı demek istiyorsunuz? Bizde diyoruzki, son söz olarak; BEYLER, YETER ARTIK… SÖZ ve YETKİ MİLLETİNDİR Yetti Gari…  Mehmet Ali ÇELİK Küresel Akdeniz İmtiyaz Sahibi TİNGADER (Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği) Gn. Bşk. TGF (Türkiye Gazeteciler Federasyonu) Isparta İl Temsilcisi Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı üyesi