Türkiye'nin ilk nükleer santralinde son reaktörün temeli atıldı
Genel
23.07.2022 - 00:43, Güncelleme:
23.07.2022 - 00:43
Türkiye'nin ilk nükleer santralinde son reaktörün temeli atıldı
"Artık tünelin ucundaki ışık görünmeye başladı"
Projedeki ilerlemeye değinen Dönmez, "Türkiye’nin yarım asrı aşan nükleer enerji yolculuğunda artık tünelin ucundaki ışık görünmeye başladı." dedi.
Dönmez, yaklaşık 70 yıldır 30'dan fazla ülkede nükleer enerjinin kullanıldığını belirterek, aktif durumdaki 440 reaktörün küresel elektrik enerjisi talebinin yaklaşık yüzde 10'unu karşıladığını kaydetti.
Dünyada 54 reaktörün de inşa halinde olduğunu aktaran Bakan Dönmez, "Özellikle pandemi sonrası artan enerji talebinin karşılanmasında ve küresel emisyonların azaltılmasında nükleer, önemli bir seçenek olarak bütün dünyanın önünde duruyor." dedi.
"Cumhuriyetimizin 100. yılında açılışını birlikte gerçekleştireceğiz"
Bakan Dönmez, Türkiye'de ilk adımları 1950'lerde atılan nükleer enerji çalışmalarının çeşitli nedenlerle akamete uğradığını vurgulayarak, "Nükleer enerji Türkiye için artık bir rüya olmaktan ziyade gerçekçi bir hedef haline dönüştü. Biz 2018'de Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu (ROSATOM) Genel Müdürü Sayın Alexey Likhachev ile yine buradaydık. Akkuyu'nun ilk reaktörünün temelini birlikte atmıştık. Bugün de son reaktörün temelini yine birlikte atıyoruz. İnşallah önümüzdeki yıl da yani Cumhuriyetimizin 100. yılında da açılışını hep birlikte gerçekleştirmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.
Akkuyu NGS'nin, Cumhuriyet tarihinin "tek kalemdeki" en büyük yatırımı olduğuna dikkati çeken Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tamamlandığında 4 reaktör elektrik talebimizin neredeyse yüzde 10'unu tek başına karşılayabilecek durumda olacak. Aslında Akkuyu'da tek santral değil 4 santral yapıyoruz gibi de düşünebiliriz. Bu 4 reaktör 60 yıl boyunca kar kış, gece gündüz demeden 7 gün 24 saat aralıksız çalışacak. Eğer Akkuyu NGS’nin ürettiği kadar elektrik üretecek bir doğal gaz santrali yapsaydık büyüklüğü 6 bin 400 megavat olacaktı. Bu santral ortalama 30 yıl işletmede kalacağı için 30'uncu yılın sonunda aynı büyüklükte ikinci bir doğal gaz santrali daha inşa etmek zorunda kalacaktık. Çünkü doğal gaz santrallerinin teknik ömrü sınırlı. Bu işin inşaat maliyeti. Santralde kullanılacak doğal gazın maliyetine gelince, böylesi bir santral için yıllık 7 milyar metreküp ilave doğal gaz kullanacaktık. Akkuyu'nun 60 yıl boyunca işletmede kalacağı düşünüldüğünde, Akkuyu ile aynı büyüklükteki bir doğal gaz santrali için toplamda 420 milyar metreküp gazı ithal etmek durumunda kalacaktık. Bu mevcut doğal gaz ihtiyacımızın neredeyse 8 katından daha fazla bir rakam demek."
"Artık tünelin ucundaki ışık görünmeye başladı"
Projedeki ilerlemeye değinen Dönmez, "Türkiye’nin yarım asrı aşan nükleer enerji yolculuğunda artık tünelin ucundaki ışık görünmeye başladı." dedi.
Dönmez, yaklaşık 70 yıldır 30'dan fazla ülkede nükleer enerjinin kullanıldığını belirterek, aktif durumdaki 440 reaktörün küresel elektrik enerjisi talebinin yaklaşık yüzde 10'unu karşıladığını kaydetti.
Dünyada 54 reaktörün de inşa halinde olduğunu aktaran Bakan Dönmez, "Özellikle pandemi sonrası artan enerji talebinin karşılanmasında ve küresel emisyonların azaltılmasında nükleer, önemli bir seçenek olarak bütün dünyanın önünde duruyor." dedi.
"Cumhuriyetimizin 100. yılında açılışını birlikte gerçekleştireceğiz"
Bakan Dönmez, Türkiye'de ilk adımları 1950'lerde atılan nükleer enerji çalışmalarının çeşitli nedenlerle akamete uğradığını vurgulayarak, "Nükleer enerji Türkiye için artık bir rüya olmaktan ziyade gerçekçi bir hedef haline dönüştü. Biz 2018'de Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu (ROSATOM) Genel Müdürü Sayın Alexey Likhachev ile yine buradaydık. Akkuyu'nun ilk reaktörünün temelini birlikte atmıştık. Bugün de son reaktörün temelini yine birlikte atıyoruz. İnşallah önümüzdeki yıl da yani Cumhuriyetimizin 100. yılında da açılışını hep birlikte gerçekleştirmeyi hedefliyoruz." diye konuştu.
Akkuyu NGS'nin, Cumhuriyet tarihinin "tek kalemdeki" en büyük yatırımı olduğuna dikkati çeken Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tamamlandığında 4 reaktör elektrik talebimizin neredeyse yüzde 10'unu tek başına karşılayabilecek durumda olacak. Aslında Akkuyu'da tek santral değil 4 santral yapıyoruz gibi de düşünebiliriz. Bu 4 reaktör 60 yıl boyunca kar kış, gece gündüz demeden 7 gün 24 saat aralıksız çalışacak. Eğer Akkuyu NGS’nin ürettiği kadar elektrik üretecek bir doğal gaz santrali yapsaydık büyüklüğü 6 bin 400 megavat olacaktı. Bu santral ortalama 30 yıl işletmede kalacağı için 30'uncu yılın sonunda aynı büyüklükte ikinci bir doğal gaz santrali daha inşa etmek zorunda kalacaktık. Çünkü doğal gaz santrallerinin teknik ömrü sınırlı. Bu işin inşaat maliyeti. Santralde kullanılacak doğal gazın maliyetine gelince, böylesi bir santral için yıllık 7 milyar metreküp ilave doğal gaz kullanacaktık. Akkuyu'nun 60 yıl boyunca işletmede kalacağı düşünüldüğünde, Akkuyu ile aynı büyüklükteki bir doğal gaz santrali için toplamda 420 milyar metreküp gazı ithal etmek durumunda kalacaktık. Bu mevcut doğal gaz ihtiyacımızın neredeyse 8 katından daha fazla bir rakam demek."
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.