Karadeniz'de 15 farklı plastik türü tespit edildi
Minimum ölçtüğümüz değer ise metreküpte 4 adet oldu. İstanbul’un Karadeniz kıyıları en yüksek miktara sahip çıktı. Bunu takiben de Doğu Karadeniz Bölgesi diğer bölgelere göre daha fazla mikroplastik miktarına sahip. Trabzon’da 4 tane istasyonumuz oldu ve bunlarda partiküllerin sayısı metreküpte 20 ila 30 arasında değişiklikler gösterdi. Orta ve Batı Karadeniz ise mikroplastik kirliğinde nispeten bu bölgelere göre daha düşük” dedi. 'EN FAZLA PET TÜREVİ PLASTİKLER VAR' Mikroplastik partiküllerinde yaptıkları laboratuvar analizlerinde 15 farklı plastik tipine rastladıklarını söyleyen Terzi, "Bunlardan sayıca en fazla ise, günlük hayatta pet olarak bilinen ‘Polietilen tereftalat' maddesine rastladık. Yine ‘Polietilen’, ‘Polipropilen’ gibi farklı polimerlerin baskın olduğunu görüyoruz. Dünyadaki üretimine baktığımızda, bu plastik tiplerinin çok yoğun ve kullanımının çok daha fazla olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu.Plastiklerin parçalanarak mikroplastiklere dönüştüğünü ve hamsi gibi deniz canlılarınca tüketildiğini dile getiren Terzi, "Doğaya büyük halde ulaşan pet şişe gibi maddeler, denize ulaştıklarında fiziksel ve kimyasal etkilere maruz kalıyor ve zamanla parçalanıyorlar. Bu parçalanma sonucunda bizim mikroplastik dediğimiz 5 milimetrenin altındaki partiküllere dönüşüp çevreyi kirletmeye devam ediyorlar. Mikroplastiklerin deniz canlıları tarafından yutulduğunu biliyoruz. 'Zooplankton' dediğimiz küçük canlılar besin zincirinin en alt seviyesinde bulunan canlılardan bir tanesi.
Karadeniz için çok önemli bir tür olan hamsi de bunlarla besleniyor. Besin zinciri vasıtasıyla tükettiğimiz balıklara da erişebiliyorlar. Sonuç olarak plastiklerin bertaraf ve geri dönüşümü konusunda dikkat etmemiz gerekiyor. Bunların doğaya karışmasını azaltmalıyız. Çünkü mikroplastikleri denizlerden temizlememiz mevcut bilgi ve teknolojilerle mümkün değil" dedi.