Yapılan açıklamada; ‘’Öncelikle belirtmek isteriz ki; her çocuğa ya da insana bir sokak hayvanı saldırdığında tarafımız insandan yanadır ve çabamız bu sorunun çözümü içindir. Çabamız İNSANCA bir çözüm içindir. İnsanca bir çözüm ise, her canlının yaşam hakkını savunmak ve yaşatmak mümkünse bu yolu seçmektir. Her ne kadar 5199 sayılı Hayvanları koruma kanununda yapılan değişikliklerde ötenazinin teklif metninden çıkarılmasını olumlu buluyorsak da, “Veterinerlik Hizmetleri Kanununun 9. Maddesinin 3. Fıkrasında yer alan hükümler uygulanır” ifadesinin eklenmesini olumlu bulmuyoruz. Eklenen bu ifade, ötenaziyi tamamen kapsam dışında bırakmaması ve ucu açık ifadelere yer vermesi sebebiyle kabul edilebilir değildir. Ayrıca düzenlemeye göre sokak köpekleri kısırlaştırılacak, aşılanacak ve sahiplendirilinceye kadar barınaklarda tutulacaktır. Yakala-kısırlaştır-bırak metodunun, yakala-kısırlaştır-tut metoduna dönüştürülmesi köpeklerin sokaklardan tamamen kaldırılması amacını gütmektedir. Kendi tercihleri olmadan şehirlerimizin sokaklarını mesken, çöplerini sofra edinmiş milyonlarca canlının bu şekilde barınaklara kapatılmasını İNSANCA bulmuyoruz. Sorumluluklarını yerine getiren, gerekli sıklıkta denetimlerini yapan, sokak hayvanlarının insanlara ve özellikle çocuklara saldırılarının önüne geçen bir yerel yönetim anlayışının hayata geçmesi en büyük temennimiz iken, mevcut gelişmeleri içimiz acıyarak takip ediyoruz. Yaşam hakkının, insan ve hayvan ayırt etmeksizin en kutsal hak olduğunu biliyor ve buna sonuna kadar inanıyoruz" ifadelerini kullandı.