Antalya’nın doğa cenneti Konyaaltı ilçesinde, halkın tarım ve hayvancılıkla geçimini sağladığı Doyran Mahallesi'nde yapılması düşünülen HES projesi büyük tepki çekti. Ekim ayında gerçekleştirilmesi planlanan ÇED toplantısı öncesi seslerini duyurmaya çalışan 11 mahalle sakini, olası bir HES projesinin bölge için katliam olabileceği uyarısında bulundu. Bölge halkı ile bir araya gelen CHP Antalya milletvekilleri de karardan dönülmesi çağrısında bulundu. İşte, Antalya Körfez Gazetesi muhabiri Ertuğrul Gün'ün kaleminde bölgede yaşananlara ilişkin son durum...  

Olası bir HES projesinin faaliyete geçmesi durumunda 12 bin dönüm alanın etkileneceğini ifade eden CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, “Karadeniz'i HES’lerle mahvettiler. Yakınımızda Kumluca'da, Alakır'da aynı şekilde HES'lerle bölge mahvedildi. Biz bu suyun bir HES şirketine verilmesine bu suyun çiftçimizden, üreticimizden ve yine tüm canlılardan alıkonulmasına karşıyız. Bölge halkı olarak HES'e karşıyız. Ve bu HES'in burada yapılmasına müsaade etmeyeceğiz” dedi. 

Konyaaltı İlçesi Doyran ve Geyikbayırı Mahalleleri sınırlarında Doyran Enerji A.Ş. tarafından yapılması planlanan 198 milyon TL maliyetli Doyran Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali (8,00 MWm/7,76 MWe) projesi ile ilgili Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başladı. Antalya Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Obelya Mühendislik Çevre ve Yatırım Danışmanlığı Hizmetleri tarafından hazırlanan ÇED Başvuru Dosyası’nın halkın görüşüne açıldığı duyuruldu.

Antalya Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından “Halkın bilgilendirilmesi ve sürece katılımı toplantısı duyurusu (Konyaaltı İlçesi Doyran ve Geyikbayırı Mahalleleri)” başlıklı bir duyuru yayımlandı. Yapılan duyuruda, “Antalya İli Konyaaltı İlçesi Doyran ve Geyikbayırı Mahalleleri Sınırlarında Doyran Enerji A.Ş. tarafından yapılması planlanan Doyran Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali (8,00 MWm/7,76 MWe) projesi ile ilgili Çevresel Etki Değerlendirme süreci başlamış ve Çevresel Etki Değerlendirmesi Başvuru Dosyası halkın görüşüne açıldı.  Söz konusu projeye ilişkin, halkı proje hakkında bilgilendirmek, görüş ve önerilerini almak amacıyla ÇED Yönetmeliğinin 9. maddesi gereğince 08/10/2024 tarihinde, saat 11.00’da Konyaaltı İlçesi, Doyran Mahallesi’nde bulunan Doyran Mahallesi Merkezi Mahalle kahvesi önünde halkın bilgilendirilmesi ve sürece katılımı toplantısı düzenlenecek. ÇED başvuru dosyasını incelemek isteyenler bakanlık merkezinde veya Antalya Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nde duyuru tarihinden itibaren raporu inceleyerek, zamanlama takvimi içerisinde proje hakkında bakanlığa veya valiliğe görüş bildirebilirler” ifadelerine yer verildi.

Bölgede faaliyete geçirilmesi düşünülen HES projesi yöre halkında büyük bir tedirginliğe neden oldu. Yükselen itirazların ardından Doyran, Çamlıbel, Doyran Dağ, Gökçam, Karatepe, Geyikbayırı, Kır, Akdamlar, Çağlarca, Aşağı Karaman, Bahtılı Muhtarları Doran’a HES yapılmasına karşı itiraz dilekçelerini hazırladı. Hazırlanan dilekçeler Antalya Valiliği’ne, Konyaaltı Kaymakamlığı’na, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne, Konyaaltı Belediyesi’ne, AKP, CHP, MHP ve İYİ Parti il ve ilçe başkanlıklarına iletildi.

HES projesinin yapılması planlanan alanda 11 mahalle bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Ekim ayında gerçekleştirilmesi planlanan ÇED toplantısı öncesi seslerini duyurmaya çalışan vatandaşlar HES projesinin bölge için katliam olabileceği uyarısında bulundu. Bölge halkı ile bir araya gelen CHP Antalya milletvekilleri de karardan dönülmesi çağrısında bulundu.  Doyran Mahalle Muhtarı Mehmet Akkaya, HES projesine en başından beri karşı olduklarını ifade ederek, hiçbir koşulda kararlarının değişmeyeceğini ifade etti. Bölgenin doğa cenneti olarak bilindiğini ve aynı zamanda seracılık faaliyetlerinin yaygın olduğunu ifade eden Akkaya, “12 bin dönümün 2 bin dönümü sera. Orada her çeşitten sebzeler yetişiyor. Bu sebzeler arasında Avrupa’ya gönderdiğimiz raf ömrü uzun olan patlıcanımız var. Beni geçenlerde bir şirket çalışanı arayarak ÇED raporu hazırlayacaklarını söyledi. Buna karşı çıktım. Daha sonra Antalya Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünden arandım. 8 Ekim’de bir toplantı olacak. 4 tane su aldığımız kaynak var. Buralardaki içme suları ile besleniyoruz. Şuan bizim göletlerimiz bomboş. Biz HES istemiyoruz, HES kararı bölge içi katliam olur” dedi.

Sürdürülebilirlik açısından düşünüldüğünde ülkenin en temel ihtiyaçlarından birinin enerji olduğuna dikkat çeken CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, “Artık enerji üretimini zarar verici yöntemlerin dışına çıkarılması lazım. Sadece burada 11 köyün susuz kalmasının ötesinde doğa katliamı söz konusudur. Yer üstü suların kaybolması, yön değiştirmesi, canlılara olan etkisinden bahsediliyor.  Burada yaşanan olası bir zararın telafisi yıllarca giderilemez. HES projesinin sonuna kadar karşısında duracağız” dedi.

Projeye karşı olduklarını ifade eden Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp ise şu ifadelere yer verildi: “Doyran patlıcanı mikrodalgası nedeniyle raf ömrü uzun olan patlıcandır. Antalya halinde patlıcan fiyatı 10 liraysa buranınki 15 liradır. Fiyatı da çok değişir. Buranın patlıcanı öyle aranan bir patlıcan. HES'e karşı değiliz. HES'in nereye yapılacağı önemli. Şimdi tarımın başkenti dediğimiz Antalya'mızda HES yapıyoruz. HES iklimi değiştiriyor. Yapıyı değiştiriyor. Burada sadece sera değil, narenciye de var. Eğer projede diretilirse tarım biter. Sayın Cumhurbaşkanımız ne söylüyor? ‘Bir metre boş yer kalmayacak.’ HES’e ziraat odası olarak çiftçiler adına biz de karşıyız. HES her zaman bir şey getirmiyor. Bugün tarım aranılan bir şey. Pandemi bize tarımın çok önemli olduğunu öğretti. Rusya, Ukrayna'dan buğday alıyorduk.”

Sürece hep beraber dur diyeceklerini ifade eden CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, projeye sonuna kadar karşı olduklarını ifade etti. HES projesinin bölgede birçok üretim faktörünü etkileyeceğini ifade eden Arı, “Yedipınarlar denilen bölgeden kapalı borular içerisinde getirilerek suyla bir HES kurma girişimi var. Bu proje kapsamında o hat üzerinde bulunan tüm canlı o sudan mahrum kalır. Yani bir taraftan doğada yaşayan tüm canlılar bir taraftan orman veya bahçeler bu sudan mahrum kalacak. Bunun çok örneği var HES'in geçtiği yerde maalesef ki doğa tamamen tahrip almakta. Karadeniz'de yaşanmış canlı örnekleri var. Karadeniz'i HES’lerle mahvettiler. Yakınımızda Kumluca'da, Alakır'da aynı şekilde HES'lerle bölge mahvedildi” dedi.

HES projesinin yapılması durumunda 12 bin dönüm alanın etkileneceğini ifade eden Arı, “Günümüz koşulları içerisinde özellikle içme suyu sıkıntısını had safhada hissettiğimiz bu günlerde. Ve yine tarımsal sulamayla ilgili çok önemli sıkıntıların gerek Antalya'mızda gerekse ülkemizde tarımsal sulamayla ilgili gerçekten büyük sıkıntıların yaşandığını biliyoruz. Ve bu su bir şirketin ekonomik ihtiyacına kullanmak üzere zapt edilecek. Biz bu suyun bir HES Şirketine verilmesine bu suyun çiftçimizden, üreticimizden ve yine tüm canlılardan alıkonulmasına karşıyız. Bölge halkı olarak HES'e karşıyız ve bu HES'in burada yapılmasına müsaade etmeyeceğiz” sözlerine yer verildi.