Antalya'da her binanın çatısında var! Risk büyük

Bakımsız güneş enerjili sıcak su sistemlerinin gerekli bakımlarının yapılmadığı taktirde sağlık sorunlarına yol acabileceğini söyleyen Makina Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı Prof. Dr. İbrahim Atmaca, günısılarda hem doğru kurulumun hem de bakım ve temizliklerin oldukça büyük bir önem taşıdığını dikkat çekti.

KURULUMUNDA MÜHENDİSLİK FİRMALARI TERCİH EDİLMELİ

MMO Antalya Şube Başkanı Prof. Dr. İbrahim Atmaca, ışınım şiddetinin arttığı ilkbahar aylarıyla birlikte yakıt tüketmek yerine günısılar ile bedava sıcak su elde edilebileceğinin altını çizerek, “Günısı sistemlerinde öncelikle kurulum aşamasında mühendislik firmaları tercih edilmelidir. Kurulacak sistem ve tesisatın yeterli olup olmadığı konusunda mühendis görüşüne göre hareket edilmesi gerekmektedir” ifadelerine yer verdi.

"YILLIK BAKIMLARA ÖNEM VERİLMİYOR"

Atmaca, özellikle Akdeniz Bölgesi'nde yaygın olarak açık sistem güneş enerji sistemlerinin kullanıldığını belirterek, güneş enerji sistemlerinin açık veya kapalı devre şeklinde imal edildiğini, kapalı devre sistemlerin açık sistemlere göre daha hijyenik olduğunu aktardı. Suyun kolektörlerin içinden geçip ısındıktan sonra sıcak su tankına dolup, bu suyun muslukta kullanılmasına imkân kılan açık devre günısı sistemlerinin bakımlarının çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. İbrahim Atmaca, "Açık devre güneş enerji sistemlerinde bakımların aksamadan yapılması gerekiyor. Genellikle yıllık bakımlara önem verilmiyor. Sadece arıza olunca bakım yaptırılıyor. Yıllık bakımlar yapılmayınca aslında kar değil, zarar ediliyor. Bakımsız bir tesisat sağlığımıza zarar verebileceği gibi kireçlenen borularda tıkanma olabiliyor ve dolayısıyla hem arıza riski artıyor hem de sistemlerin verimi düşüyor" dedi.

HİJYENİK BAKIMI YAPTIRILMADIĞI TAKTİRDE SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR

Bakımı yapılmayan güneş enerji sistemlerinin lejyonerya hastalığına da davetiye çıkarabileceğinin altını çizen Başkan Atmaca, “Lejyonerya hastalığı, bakteri kaynaklı zatürree türüdür. Bina tesisatlarında uygun koşullar oluşursa bu bakteriler çok hızlı çoğalabilmekte ve hayati risk oluşturabilmektedir. Özellikle günısıların bina dışlarında bulunan su depoları, uzun süre kullanılmayan borular ve duş başlıkları bakterin çoğalma yeri olarak görülmektedir. Lejyonerya oluşumu için en uygun sıcaklık aralığı güneş enerji sistemlerde sıklıkla görülen 20-45°C aralığıdır. Güneş enerji sistemlerinde hatalı tasarım ve uygulamalar riski arttırdığı gibi bakım eksikliği ve uygun olmayan işletme koşulları da bakterinin gelişmesi ve çoğalması için uygun zemini yaratabilmektedir. Özellikle suyun durgun kalması riski daha da arttırmaktadır. En büyük risk suyun ılık olması ve kullanımın kesintili olması durumudur. 20 °C' nin altındaki sıcaklıklarda üreme miktarı önemsizdir. Bakterinin çoğalması için en uygun sıcaklık aralığı 25-45 °C arasıdır. En uygun çoğalma sıcaklığı ise 37 °C olarak bilinmektedir. 37°C sıcaklıkta ve uygun ortamda 2 saat içinde bakteri miktarı iki katına çıkabilmektedir. 48 saat içinde de tehdit edici boyuta ulaşabilmektedir. Bakterinin 60°C sıcaklıkta ömrü dakikalar mertebesine inmekte, 70°C sıcaklıkta ise tamamen ölmektedir. Hastalık riskinin sıcak iklimlerde daha fazla olduğu da bilinmektedir. Bu nedenle sıcak iklime sahip bölgelerde günısı depolarının hijyenik bakımı daha da büyük önem taşıyor” şeklinde konuştu.

"PERİYODİK OLARAK TEMİZLENMELİ"

Özellikle durgun kalan su depolarında veya deponun akış ve hareket olmayan bölgelerinde bakterilerin hızla üreyebildiğini ifade eden Prof. Dr. İbrahim Atmaca şu uyarılarda bulundu:

“Lejyonerya riskini azaltmak için günısıların en az yılda bir bakım ve hijyenik temizliği yapılmalıdır. Dezenfeksiyon için klorlama, ozonlama, ultroviyole gibi uygulamalar olsa da en verimli yöntem periyodik olarak sistemi çok yüksek sıcaklıktaki su ile temizlemek olarak bilinmektedir. Lejiyoneryaya neden olan bakteri 60 oC sıcaklıkta 25 dakika beklenmesi durumunda yüzde 90 bertaraf olmaktadır. 70 oC sıcaklıkta ise 10 dakika içinde berteraf gerçekleşmektedir. Riski azaltmak için bu sıcaklık uygulamalarının sürekliliğinin sağlanması gereklidir. Eğer uzun süre bu sıcaklık şartları oluşmamış ise riski azaltmak için bahsedilen diğer yöntemler ile bakım yapılması da oldukça önemlidir.”