Afader Başkanı Bilir; 'Her Türlü Afette Yer Alacağız'
Kısa adı AFADER olan AFAD Gönüllüleri Dağcılık, Eğitim, Turizm, Spor Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Mehmet Bilir, 6 Şubatta meydana gelen Kahramanmaraş depreminin ilk dakikalarından itibaren organize olarak 10 gün boyunca deprem bölgesinde Arama – Kurtarma çalışmalarına katıldıklarını belirterek; “Ancak, bu süre içinde enkazdan bir vatandaşımızı canlı olarak çıkarma imkanı bulamadık” dedi.
Deprem bölgesinde yapılan çalışmalar hakkında bilgiler veren Başkan Bilir şu ifadelere yer verdi;
Şahsım, 6 Şubat 2023 günü Afader (Afad Gönüllüleri Dağcılık Eğitim Turizm Spor Yardımlaşma Derneği) olarak büyük bir deprem yaşandığını, sabah saat 04:28’de öğrendim.
Haberlerde On ili içine alan büyük bir deprem yaşandığını söylüyordu. Depremin merkezi Kahramanmaraş olarak görünüyor ve şiddetinin de 7.7 olduğu söyleniyordu. Hatay, Gaziantep, Adana, Malatya, Şanlıurfa, Elazığ, Osmaniye, Adana, Adıyaman, Kilis ve Diyarbakır gibi şehirlerin büyük yara aldığı belirtiliyordu. Depremin hem geniş bir alana yayılması, hem de şiddetinin büyük olması yüzünden deprem Asrın Felaketi diye adlandırıldı.
Dernek olarak saat 10:00’da acil toplantı yapılacağını duyurduk. Bölgedeki bilgiler henüz çok taze ve sadece TV haberleriyle sınırlıydı. Dernek henüz yeni kurulmuş olmasına rağmen bize düşen görevden kaçmak olmazdı. Hemen bölgeye öncü bir ekip gönderilmesine, onlar bölgeye intikal ederken uzman bir ekip daha hazırlanarak, önden giden ekibin yönlendirmesiyle ekibin gönderilmesine karar verildi. Bir taraftan Afad, belediye ve valilik ile de işbirliği yolları denenecekti. Hemen hazırlıklara başladık. Bu arada öğle saatlerinde 7.6 şiddetinde yeni bir deprem olduğu anlaşıldı. Durum gittikçe ağırlaştı.
Yolların kapalı olması nedeniyle, öncü ekibin hazırlanmasını, sabah sekizde ekibin yola çıkmasını kararlaştırdık. Ekipte başkan olarak Şahsım, saymanımız Mustafa Badur, Genel Sekreterimiz Ali Karacan, Eğitmenimiz Hasan Yavuz ve Arama Kurtama Ekibimizden Sezgin Atay vardı. Saat sekizden önce derneğe gidip, hazırlanan ekip arkadaşlarımızla Arazi aracımıza eşyaları yükledik. Heyecan içindeki ekip arkadaşlarımızla hüzün içinde vedalaşıp, ayrıldık.
Hatay İl Başkanımız Ali Şahin ve üyelerinden haber alamadığımız için Koordinasyon için İlk önce Gaziantep’e yola çıktık, Gaziantep AFAD’a görev belgemizi sunduk. Sayın Koordinasyon valimiz ekipten çok memnun kaldı. Gaziantep’te Arama kurtarmaya katıldık ve Nurdağ’dan acı bilanço gelince geç saatte görev yerimizi NURDAĞ olarak kayıtlarda yeniledik. İkinci ekibimiz Eğitmenimiz Adnan Tasar liderliğinde 18 Afader Üyesi Arama Kurtarma Ekibimiz Nurdağ’a intikal ettirildi.
İlçedeki evler yıkıntı şeklinde ve karanlık içindeydi. Hava da çok soğuktu, Sayın Koordinasyon Valisi tarafıma 06:30’da birlikte toplantı yapacağımızı bildirdi.
Sabah, etrafıma bakınca Kaymakamlık binasının yanında olduğumuzu ve az hasarlı olmasına rağmen terkedilmiş olduğunu hayretle izledik. İlçenin yeni kalbi kriz merkeziydi, çorba ve çay ikram eden kuruluşlar her köşe başındaydı. Kalacak yer ve çadır temin edilemediğinden minibüs içinde sabahlayacaktık.
Sabah 06:30’da ekibimizin yanlatrına giderek verilen enkazın yerine ulaştık. Büyük bir apartman olduğu yere yıkılmış, ara duvarlar patladığından daha alçak bir görüntü içindeydi. Arkadaşlarımız heyecanla enkazın üzerine çıkarak çalışmaya başladık.
Acil haberleşme üzerine oraya yakın başka bir enkaza yönlendirildik. On üç yaşlarında erkek çocuk kayıptı, bayan arkadaşlar aileyle konuşurken biz inşaattan anlayan arkadaşlarla çalışmaya başladık. Fakat binanın üç köşesindeki kolonu patlamış, dördüncüsü de yara almıştı. Her an yıkılmaya hazır gibi duran evde(enkazda) çalışan arkadaşlarımızı uyardık, belli bir mesafe alındığı sırada artçı bir depremle sarsılınca binanın yıkılmasına binaen tedbir amaçlı ekip terk etti. Bu defa kriz merkezine ulaşarak bize 2 ekskavatör acil tahsis edilmesi istendi. Hemen gelen araçla bahçeden evin alt katına ulaşmayı denedik. Kısa zamanda cenazeye ulaşarak ambulansa teslim ettik.
Bu defa yine yakınlardaki başka bir yıkıntı bina da çalışmaya başladık. Şırnak’tan gelen korucuların oluşturduğu birlik bizim Arama Kurtarma Ekibimize katıldılar. Biraz sonra Hindistan gurubu aracıyla geldi, ekipteki tercümanımıza bize yardımcı olacaklarını söylediler. Hindistan ekibi ile birlikte el sıkışarak AFADER & DEEPAK Kardeşliği oluşturduk. Ekip sayımız 23’den 60’a çıktı.
Depremde kadın kendisi kurtulmuş, eşi ve iki çocuğu içerde kalmıştı. Ekibimiz canlı birisine ulaşmak ümidiyle çalışmaya başladık. İlerleyen zaman içinde üzücü haberle sarsıldık. Eş ve kızı bulup, ambulansa teslim ederken,
Anne, Komşular kızım gelin oldu, gidiyor,
Oğlunu bulduğumuzda,
- Oğlum damat oldu diyordu. Annenin bu metanetine karşı sadece arkamı dönerek gözyaşı dökebildim. Gece saat on buçuk gibi işimizi bitirip, vedalaşırken canlı bulamamanın ezikliğini yaşarken o bizleri,
-Ailemi bana verdiniz diyerek bizleri teselli etti. Sanırım üç gündür enkazın başında ağlamak onu da oldukça yormuş ve acımasız gerçeği çaresiz kabul etmişti.
Isparta’dan 3. ekibi istedik Afader Arama Kurtarma Ekibi Gaziantep ekibimizin katılımıyla 38 kişi olduk.
Çalışmalarımıza devam ederken, hakikaten zor şartlar altında çalışıyorduk. Her köşe başında pet su ve sıcak çorba dağıtan STK lar vardı. Soğuğa karşı valilik çuval içinde odun veriyor, bunlar meydan ateşi şekilde yakılıyor, etrafına dolan insanlar ancak bu şekilde ısınma imkanı buluyordu. Askerler tarafından Afad çadırlarından çadır mahalleleri kuruluyordu. Bütün ülkeden yardım malzemeleri ilçeye yağıyordu, bu malzemelerin dağıtımında sıkıntılar yaşansa da ulaşmak zor değildi. Elektrik olmadığından bütün enerji jeneratörlerle sağlanıyordu. Enkaz başında ihtiyaç duyulan malzemeler mümkün olan en kısa zamanda karşılanıyordu. Bir defasında benzin bitince haber verilmiş, birkaç dakika içinde motorlu kuryeyle elimize ulaştırılmıştı.
En çok karşılaştığımız soru,
-Taaa Isparta’dan buraya bizim yardımımıza mı geldiniz sorusuna,
-Afader’in görevi sizlere yardım elini uzatmak, böyle bir şey olsa siz gelmez miydiniz?
-Elbette gelirdik,
Gaziantep ve Ispartadan gelen yardım malzemeleri ilk elden dağıtılmış, insanımıza ulaşmaya çalışmıştık. En azından yalnız olmadıklarını göstermeye çalışmıştık. Dönen ekiple yola çıktığında yolların daha da rahatladığını görmüştük. Hareketimizden sonra oradaki ekibimizin Önce İslâhiye, sonra Hataya doğru yola çıktık.
Bizler seyretmek yerine belki küçük de olsa bir faydamız olur düşüncesiyle yardıma koşmuştuk. Burada olsa da yardım göndermek için çırpınan, insan olmanın gereği olarak kardeşine gönlünü ve evini açan insanımıza şükranlarımızı sunuyorum. Afader olarak çok yakın tarihte kurulmamıza rağmen karşılaştığımız bu afet karşısında duyarsız kalamadık ve ekibimizi oraya gönderdik. Çünkü ilk giden arkadaşlarımız insanımızın karşılaştığı problemi çözmeye niyetlenmiştik. Bunda başarı gösterdiğimize inanıyorum.
Bu afet bize çok tecrübeler kazandırdığına da şahit olduk. Gelen yabancı ekiplerle koordine olduk ve birlikte enkazda çalıştık. Dil bilmenin ne kadar işe yarayabildiğini yakından gördük. Onların kullandığı hassas elektronik araçların nasıl işe yaradığına yakından şahit olduk.
Bu zor günler elbette geçecektir, ancak bizler bu büyük imtihanda nasıl bir not alabileceğiz diye düşünmeyi tavsiye ediyorum. Türkiye genelinde örgütlenen AFADER (Afad Gönüllüleri Derneği) Genel Merkezi olarak Isparta’mızı en iyi şekilde temsil ettiğimize yürekten inanıyoruz.
AFADER ARAMA KURTARMA EKİBİNDE;
BAŞKAN
EKİP LİDERİ
DOKTOR
İLK YARDIM EĞİTİMLİ PERSONEL
İNŞAATÇILAR
SOĞUK DEMİRCİLER
ELEKTRİKÇİ
ULAŞTIRMA
TERCÜMAN
PSİKOLOG
OPERATÖRLER bulunmaktaydı.
Bizleri destekleyen Ispartalı esnafımıza ve iş adamlarımız başta olmak üzere herkese teşekkür ediyorum