Gazipaşa’da kıyı yağmasına tepkiler çığ gibi büyüyor!.

Antalya’nın Gazipaşa ilçesi sahilindeki Hazine arazisine toplam 2 bin 100 yatak kapasiteli 3 ayrı 5 yıldızlı otel projesinin gündeme gelmesi ilçede tepki çekti. Gazipaşa Hepimizin Platformu konuyla ilgili bir açıklama yaparak ilçe kamuoyunu uyardı. Rizeli Ekşi ailesinin sahibi olduğu şirkete tahsis edilen Koru sahilindeki hazine arazisinde kişiye özel imar uygulaması yapıldığı öne sürülen açıklamada, sahilin kitle turizmine açılmasının yanlış olduğu vurgulanarak, “Sadece dev kütlelerle kıyıya yığılmayan, kıyıdan Toroslara kadar düşük inşaat oranları ile butik otellerle, pansiyonlarla yayılan, tarımı, yeşili ve doğayı koruyan bir turizm olabilir. Kıyılarla birlikte yaylalarımız, çaylarımız, kültür ve doğamız da bu insancıl turizme dâhil edilebilir. Böylece halkımızın geniş bir kesimi turizmden yararlanabilecektir” ifadelerine yer verildi.

GAZİPAŞA'YI BETONA BOĞACAK PROJELER ARDI ARDINA GELİYOR 

Gazipaşa kıyıları turizmin başkenti olarak adlandırılan Antalya’da betondan büyük ölçüde korunabilmiş son kale olarak görülüyor. Bitişik ilçe Alanya’da tarım alanları, narenciye ve muz bahçeleri neredeyse betona boğuldu. Verimli tarım arazileri ile yarı tropik özel bir iklime sahip olan Gazipaşa’da ise halkın büyük kısmı geçimini tarımdan sağlıyor. Avokado’dan mangoya, ejder meyvesinden papaya’ya birçok tropikal meyvenin yetişebildiği Gazipaşa’da son yıllarda betonlaşma da hızlanmış durumda.

KORUNAN SAHİL, KİTLE TURİZMİNE KURBAN VERİLMEK ÜZERE...

Roma İmparatoru Trajan’ın M.S. 117’deki ölümüne sahne olan ve anısına bir anıt mezarın yapıldığı Selinus antik kentinin iki tarafında bulunan kıyılar, Gazipaşa halkının denizle buluşabildiği nefeslenme alanları. İlçede henüz 5 yıldızlı otel bulunmuyor. Halkın önemli bir kısmı ise sahili betonlaştıracak kitle turizmi yerine, soft turizm yapılmasından yana. Böylece sahil de korunmuş olacak. Selinus antik kentinin doğusundaki Koru Sahili ile batısında yer alan Selinus (Kızılin) sahilleri aynı zamanda korunan alan statüsünde. Ancak Gazipaşa’daki bakir sahiller yıllardır kitle turizmi yatırımcılarının iştahını kabartıyor. İlçenin CHP’li Belediye Başkanı Mehmet Ali Yılmaz ise sahilin kitle turizmine açılmasını savunanların başında geliyor.

İLK 5 YILDIZLI OTEL PROJESİNİN ÇED SÜRECİ DURDURULDU

Gazipaşa’daki ilk büyük otel projesi Greenpark Oteller zincirinin sahibi Adil Üstündağ tarafından Selinus sahilinde geliştirilmişti. Üstündağ’ın otel projesi için hazırlanan ÇED dosyasındaki eksikliklere dikkat çeken Gazipaşa Hepimizin Platformu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvurmuş, bunun üzerine dosyadaki eksiklikler nedeniyle ÇED süreci Ocak 2024’te durdurulmuştu.

İMAR DÜZENLEMESİ KÜÇÜK YATIRIMCIYA ŞANS TANIMIYOR

Gazipaşa sahilindeki arazilerin turizme açılması için parsel büyüklükleri 50 bin m2 ile sınırlandırıldı. Bu durum, daha küçük parsel sahiplerinin yatırım yapabilmesinin önünde engel teşkil ediyor. İlçede en çok tartışılan konulardan biri bu. Büyük yatırımcılar küçük parselleri toplayarak devasa oteller inşa edebilecekken, toprağın gerçek sahibi olan üreticiler arazilerini elden çıkarmak zorunda kalıyor. Adil Üstündağ’ın da yıllardır Gazipaşa’da parça parça arazi topladığı biliniyor.

RİZELİ EKŞİ AİLESİNDEN KORU SAHİLİNE 3 OTEL VE 12 VİLLA PROJESİ

Selinus sahilindeki 2508 yatak kapasiteli dev otel projesiyle ilgili tartışmalar bitmeden ilçede yeni bir otel projesi daha gündeme geldi. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, Gazipaşa Koru sahilindeki hazine arazisini turizm tesisi yapılmak üzere Rizeli Ekşi ailesinin sahibi olduğu AHES GYO şirketine tahsis ettiği ortaya çıktı. Korunan alan vasfındaki Koru sahilinde, yerel halkın ‘fidanlık’ olarak andığı hazine arazisinde 3 ayrı otel ve 12 lüks villa inşa etmek için girişimlere başlayan şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ekşi, geçtiğimiz Ağustos’ta yaptığı açıklamada, “Gazipaşa’daki 6.141 m2 büyüklüğünde arsa üzerinde ise her biri 200 m2 alana sahip toplam 12 villayı inşa etmeyi planlıyoruz. Havalimanına 15 dakika mesafede konumlanan deniz manzaralı villalarımızın, bölgede öne çıkan projelerden biri olacağına inanıyoruz. Yine Gazipaşa’da hayata geçirmeyi planladığımız toplam 2100 yataklı 3 otel projemizin de inşaatına bu yılın sonuna kadar başlamayı amaçlıyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

KİŞİYE ÖZEL İMAR DÜZENLEMESİ TEPKİSİ

Otel için tahriş edilen arazinin büyüklüğü yaklaşık 96 bin m2’den fazla. Yapılacak imar düzenlemesinin ardından şirket 53 bin m2’lik alanda otel inşa edebilecek. Gazipaşa Hepimizin Platformu ise Koru sahilindeki 18 uygulamasının mahkeme tarafından iptal edildiğini açıklayarak yalnızca tahsis edilen arazide yapılacak 18 uygulamasının kişiye özel olacağını ve ilçe halkının bu süreçte mağdur olacağını savunuyor.

‘TAHSİS ÖNCESİ DE ÇEKİNCELERİMİZİ SÖYLEDİK’

Gazipaşa Hepimizin Platformu’nun konuyla ilgili açıklamasında, Koru sahilinde, doğal havuzlar olarak anılan bölgede yer alan doğal sit alanı niteliğindeki arazinin batı kesiminde ise 1. Derece arkeolojik sit alanı olan Selinus Kalesinin bulunduğuna işaret edildi. Tahsise konu kıyı bandının Akdeniz Foku ve Caretta caretta türü deniz kaplumbağalarının yaşam alanı olduğu vurgulanan Platform açıklamasında, “Bu arazi Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 49 yıllığına tahsis için geçtiğimiz aylarda ilana çıktığı zaman da çekincelerimizi, yapılan yanlışlıkları söyledik. Ama yerel yöneticilerden olsun, büyük ve değerli bir hazine arazisi olmasından dolayı Antalya siyaseti olsun kimseden bir ses çıkmadı. Biz yine Gazipaşa halkına ve kamuoyuna duyurmak istiyoruz” denildi.

İHALE ÖNCESİ BELİRLENEN EMSAL ORANI İKİ KATINA ÇIKARILDI

Otel yapılmak istenen arazinin yüzde 40 emsal üzerinden tahsise çıkarıldığına vurgu yapılan açıklamada, tahsis sonrası uygulanmak istenen inşaat oranının yüzde 80 emsale çıkarıldığı belirtilerek şöyle denildi: “İhaleye kadar % 40, ihaleden sonra % 80 emsal oranları iki katı yatak kapasitesi demektir. Bu da yatırımcıya ve yandaşlarına çok büyük bir rant yaratır. Gazipaşa toprakları üzerinden, bir hazine arazisi üzerinden Rizeli bir inşaat firmasının sağlayacağı bu rant ilçede vicdanları acıtmayacak mıdır? Yerel yöneticilerin sessizliğini halkımız sorgulamayacak mıdır?

‘YEREL YÖNETİCİLER SESSİZLİK İÇİNDE’

Arazi hazine arazisidir. Yani kamunun, yani halkın. Kıyı planları eğer tüm kıyılarda uygulanırsa, tüm özel mülkiyetler dolduktan sonra bu değerli arazi, halka ait deniz kıyısında tek alan olarak kalacaktı. Halkımız tüm kıyı planları uygulandıktan sonra bu tahsisi öğrenseydi, bu arazideki yapılaşma o zaman başlasaydı, halkımız çok büyük tepkiler verebilirdi. Bu durumu öngörmek yerel yöneticilerimizin görevidir. Ancak onlar da nedense sessizlik içindeler. Kaldı ki bir il ya da ilçe için kamu arazileri çok önemlidir. Gelişen kentlerde yeşil alanlar, sosyal tesisler, okullar, hastaneler, kamu binaları için mevcut haliyle kamu alanları zaten yetersiz durumdadır. Özel şirketlerin kazancı uğruna eldekileri de çıkarmak akıl işi değildir.”

‘BAKANLIK KENDİSİYLE ÇELİŞİYOR’

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın belirlediği turizm stratejisinde, Ege ve Akdeniz kıyılarında sadece deniz odaklı dev kitlesel otellerde aşırı yığılma olduğu ve ekoturizm, kırsal turizm ve köy turizmi gibi yaklaşımların öngörüldüğü bilgisine yer verildiğine dikkat çekilen açıklamada, Gazipaşa’daki tahsis konusunda Bakanlığın kendisiyle çeliştiği savunuldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın stratejik yol haritasında, parsel bazlı planlama yerine bütüncül bir bakış açısıyla planlama yapılması savunuluyor. Ancak Gazipaşa Hepimizin Platformu’nun açıklamasında, Koru sahilini de kapsayan bölgedeki 18 uygulamasının mahkeme tarafından iptal edildiği kaydedilerek yapılacak imar düzenlemesinin kişiye özel olacağı vurgulanıyor.

KİŞİYE ÖZEL İMAR UYGULAMASI VATANDAŞI MAĞDUR EDECEK

“Koru mahallesinde bulunan turizm arazileri üzerine yapılan 18. madde uygulamaları iptal edildi. Tüm parseller eski haline getirildi. Sadece Fidanlık arazisi üzerine, 18. Madde uygulaması yapıldığı üzerine duyumlar alıyoruz. Zaten yatırımcının yılbaşına başlama yönündeki beyanları da bu bilgiyi doğrular nitelikte. Eğer bu bilgi doğruysa, otel yatırımcıları kollanarak, en kısa sürede dev kütleli beton blokların dikilmesi için canhıraş bir çalışma yürütüldüğü anlaşılıyor. Kıyıdaki diğer vatandaşların arazisine ise 18. Madde uygulaması bekliyor. Yani kişiye özel 18. Madde uygulaması yapılıyor. Uyarıyoruz, fidanlık arazisinde DOP oranı (düzenleme ortaklık payı) düşük, sonra 18 uygulaması yapılan vatandaşların yerinde DOP oranı yüksek olursa, vatandaşlarımız ileride mağduriyet yaşayacaktır. Kıyı imar planının son halinde daha küçük adalar varken, bu adalar arasında halkın denize ulaşabileceği yollar zaten kısıtlıyken, anlıyoruz ki kıyı imar planının bu bölgesi değiştirilmiş, adalar 50 dönüm üzerine denk gelecek şekilde büyütülmüş, aradaki yollar kaldırılmıştır.”

BELEDİYE ARAZİSİNİN DE AYNI ŞİRKETE SATILDIĞI İDDİASI

Koru sahilinde henüz yapılaşma başlamadığı için planın sıkıntılı yanlarının değiştirilebileceği vurgusu yapılan açıklamada, yerel yönetime seslenilerek “Geçen hafta Gazipaşa Belediyesi havaalanı yanında bir belediye arazisini sattı. Daha önce de satışa çıkan bu arazinin alıcısı çıkmamıştı. Arazinin alıcısı açıklanmadı. Basında ‘ismi açıklanmayan bir şahıs’ olarak yer aldı ve ederinden çok yüksek bir bedelle arazinin satıldığı dillendirilmektedir. Yine konuşulan bu araziyi alan kişilerin, Fidanlık arazisinin yatırımcıları olduğu yönündedir. Satılan bu araziye otel inşaatlarında kullanılmak üzere beton santrali yapılacağı söylenmektedir. Yer şu anda tarım alanıdır ve bölgede önemli tarım üretimi yapılmaktadır. Bu bilgiler doğru mudur?” denildi.

‘İMAR PLANI REVİZYONUNDAKİ YANLIŞLAR DÜZELTİLMELİ’

Gazipaşa Hepimizin Platformu gönüllülerinin turizme karşı olmadığının altı çizilen açıklamada, turizmin tarım topraklarını ve halkın önceliği olan alanları yok ederek gelmemesi gerektiği savunuldu. Otel projelerinin önünü açan imar planı revizyonunun 2019 yılında onaylandığı ancak bu düzenlemede halkın hakları yok sayılırken yatırımcıların kollandığı öne sürülen açıklamada, askı süreçleri tamamlanan kıyı imar planlarının değişmesi gerektiğine işaret edilerek, “Tüm günübirlik alanların yatırımcılara tahsis edilmesi gibi yanlışlıklar düzeltilmelidir. Korunan alan olan bölgede olmaması gereken emsal oranları, halkın kıyılara ulaşabileceği yollar, otoparklar, denize dik konumlanması gereken yeşil alanlar, parsellerde tek dev kütleli yapılaşmaya olanak veren sınırsızlıklar yeniden düzenlenmelidir” çağrısında bulunuldu.

‘GAZİPAŞA KIYILARDAKİ YANLIŞ YAPILAŞMADAN DERS ALMALI’

Gazipaşa’nın tüm Akdeniz kıyılarındaki yanlış yapılaşmadan ders alması gerektiği vurgulanan açıklamada, henüz yapılaşmanın başlamamış olmasının bir fırsat olduğu savunularak kitle turizmi yerine tarımı, doğayı ve kültürel dokuyu koruyan bir turizm anlayışı önerisi yapıldı: “Sadece dev kütlelerle kıyıya yığılmayan, kıyıdan Toroslara kadar düşük inşaat oranları ile butik otellerle, pansiyonlarla yayılan, tarımı, yeşili ve doğayı koruyan bir turizm olabilir. Kıyılarla birlikte yaylalarımız, çaylarımız, kültür ve doğamız da bu insancıl turizme dâhil edilebilir. Böylece halkımızın geniş bir kesimi turizmden yararlanabilecektir.”