Göl suyunun çekilmesiyle birlikte su altında kalan mezarlar ve iskeletler gün yüzüne çıktı. İlk bakışta ürkütücü görünen bu görüntüler, aslında binlerce yıllık tarihin kapılarını aralıyor ve bölgedeki eski uygarlıkları gün yüzüne çıkarma potansiyeli taşıyor.

Yapılan araştırmalar, bu topraklarda Frig, Lidya, Pers, Arzava Krallığı, Hitit, Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu, Hamitoğulları, Osmanlı ve Osmanlı’nın kendi içindeki birçok krallığın izlerini gösteriyor. Her bir mezar ve iskelet, bölgenin binlerce yıllık kültürel zenginliğine ışık tutuyor. Tarihçiler, ortaya çıkan kalıntıların detaylı incelenmesiyle, geçmişte bölgede yaşamış toplumların günlük yaşamları, göçleri ve kültürel etkileşimleri hakkında değerli bilgiler elde edilebileceğini söylüyor.

Eğirdir Gölü’nün çekilen sularıyla birlikte açığa çıkan bu tarihi miras, hem akademisyenlerin hem de turistlerin ilgisini çekmeye başladı. Uzmanlar, kalıntıların korunmasının ve detaylı bir şekilde belgelenmesinin, Türkiye tarihine yeni ışık tutacağını ifade ediyor.

Göl kenarında görülen mezarlar ve iskeletler, ziyaretçilerin dikkatini çekerken sosyal medyada da büyük yankı uyandırdı. Tarih meraklıları ve fotoğrafçılar, bu benzersiz görüntüleri kayıt altına almak için bölgeye akın ediyor.